Göl Festivali başladı

Kuruyan Burdur Gölü’ne dikkat çekmek amacıyla Burdur Belediyesi tarafından düzenlenen Göl Festivali kortej yürüyüşü ile başladı. Kortej yürüyüşünde 300 metrelik Atatürk ve Türk Bayrağı omuzlarda taşındı.

Burdur Belediyesi tarafından bu yıl 4’üncüsü düzenlenen Göl Festivali, kortej yürüyüşü ile başladı. Burdur Belediyesi tarafından gerçekleştirilen festival kapsamında Köprübaşı Kavşağında Cumhuriyet Meydanı’na kadar kortej yürüyüşü düzenlendi. Yürüyüşe Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, eşi Hülya Ercengiz, CHP İl Başkanı Barış Ayten, Belediye Başkan Yardımcıları Ali Say, Serdar Başgül ve Hasan Duygulu, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Yürüyüş için hazırlanan 300 metrelik Atatürk ve Türk Bayrağı yürüyüş boyunca omuzlarda taşındı. İzmir Marşı eşiliğinde gerçekleşen yürüyüşte Atatürk ve Türk Bayrağı Cumhuriyet Meydanı etrafına sardı. Burada bir konuşma yapan Başkan Ercengiz, “Bu yıl 4’üncüsünü düzenleyecek olduğumuz Göl festivalinde birbirinden farklı etkinliklerimiz, dikkat çekici çalışmalarımız ve kuruyan Burdur Gölünün çığlığına ses olacak bir takım çalışmalarımız olacak. Neden göl festivali dedik çünkü 1971 yılından sonra Burdur Gölünde yapılan sürekli analitik anlamda yapılan ölçümler neticesinde hacminin yüzde 40’ını kaybetmiş, düşey eksende de 18 metre azalmış Burdur Gölünün kurumasının önüne geçilmesi için bu sesi, bu çığlığı bir yerlere duyurmamız gerekiyordu. Burdur Gölü ile Burdur Halkını buluşturmak, yeniden barıştırmak istedik ve Burdur Belediyesi olarak yaptığımız çalışmaların büyük bir bölümünü de Burdur Gölü havzasında ve çevresinde yapmaya çalıştık” dedi. Başkan Ercengiz, “Göl yoksa Burdur yok demiştik, göl yoksa Burdur gerçekten yok, şimdi şu anda bu esen rüzgarlarda konfetiler değil, kuruyan Burdur Gölünün tabanında birikmiş kükürt ve iz miktardaki arsenik tozunu göreceksiniz, eğer bunun önlemi alınmazsa, önümüzdeki süreçte, ekolojik döngünün dengesi olan Burdur Gölü, maalesef belki de hiç istemediğimiz şekilde birçok dolaşım hastalıklarının, solunum hastalıklarının ve kanserin temel nedeni olacaktır. Burdur Gölü kurursa artan tuzluluk ve neticesinde o göldeki oksijen azalmasına bağlı, geçmiş dönemlerde gördüğümüz alg patlamaları daha sık neticelerle karşımıza çıkacak. Burdur Gölü çevresindeki birçok endemik bitki türünün kaybolduğunu göreceğiz. Burdur Gölünün yıllık 300 milyon metreküp suya ihtiyacı var. Bu sessiz çığlık kulaklarımızı sağır etmeden, son yaşayan canlı Burdur Gölünü terk etmeden, göçmen su kuşlarının Burdur Gölü üzerinden pas geçmesinin önüne geçilmesi için öngörülen ne varsa bir an evvel hayata geçirilmelidir. Bizler yarına emanet bırakabilmek için, bize miras bırakılmış Burdur Gölü için gerekli adımları küçük küçük değil, büyük ve yerden ses çıkartırcasına atmamız gerekir.” diye konuştu.